28 Şubat 2014

kadınım ben...



Kadınım ben..
Minicik yüreğinde DÜNYAYI taşıyan,
Elleri hamur kokan..
Kırılgan, alıngan,
Gözyaşları içinde gizli,
Biraz ÇOCUK, biraz ANNE, biraz DELİ..

İncitmeyin beni..
Giydiğim fistanlar bile çiçekli..
Bedenimin ne önemi var ki..
Benim hazinelerim YÜREĞİMDE gizli..(alıntı)

27 Şubat 2014

çevre için...

ARILAR



Arılar, rüzgâr ve diğer hayvanlarla birlikte, tozlaşmayı sağlayan etkenlerin başında gelir. Arıların azaldığı bir ortamda, meyve-sebze verim ve ürün kalitesi ciddi miktarda düşer. Günümüzde arı nüfusu, böcek ilacı kullanımı, GDO'lar ve habitat kaybı nedeniyle tehdit altında. Sanayileşmiş batı ülkelerinde arı kolonileri 2006 yılından beri %50 oranında azaldı. 

Peki Ne Yapmalı?
-Arıların en sevdiği bitkileri bahçe ve balkonunuza ekelim
-Arıların beslendiği doğal ortamları, çayırları koruyalım
-Bahçemizde böcek ilacı kullanmaktan vazgeçelim

Arılar Hangi Bitkileri Sever?

Arıların en sevdiği bitkiler lavanta, kekik, adaçayı, biberiye, yonca, karahindiba, bakla, acı bakla, hodan, nane, kabak çeşitleri, ayçiçeği, ıhlamur, iğde, kestane, erguvan, yalancı akasya... Arıların dikkatini en çok mavi, mor, eflatun, beyaz ve sarı cezbediyor.

*Buğday Ekolojik Yaşamı Destekleme Derneği*

25 Şubat 2014

KABAK MÜCVERİ

MALZEMELER
2 KABAK
2-3 TAZE SOĞAN
2 TANE SİVRİBİBER
YARIM DEMET MAYDANOZ VE DEREOTU
2 YUMURTA
2-3 YEMEK KAŞIĞI UN
TUZ,KARABİBER
       Kızartma için:
             Sıvı yağ
  Yapılışı:

 Kabakların üzerini kazıyıp yıkadıktan sonra kalın rendeleyin. Rendelenmiş kabağın    suyunu tel süzgeçte süzün. 
         Biber,taze soğan, dereotu  ince kıyarak kabakla karıştırın.
           Daha sonra yumurtayı ve unu ekleyip bulamaç haline getirin. 
    Bir tavada yağı kızdırın,  
  hazırladığınız karışımı çorba kaşığıyla kızgın yağa dökerek    çift taraflı olarak kızartın. 
   Sıcak ya da soğuk olarak servis yapın.



bugün...

İÇECEKLERİNİZDE LİMONLU BUZLAR KULANIN



İçeceklerinizde, suda bile limonlu buzlar kullanın.Limonlu buzların bazı faydaları şunlardır: Kalp çarpıntısını yok eder, tıkanmış kalp damarlarını açar. Kanı temizler. Günlük enerji ve direncinizin kazanmanızı sağlar. Böbreklerde meydana gelen tıkanıklıkları ve böbreklerde oluşan taşları kumları limon sayesinde giderebilirsiniz. İdrar yollarındaki iltihapları söker. Yüksek kolesterolü olan kişiler günde yarım limon yedikleri takdirde kolesterolleri düşer. Kansızlık problemin limonun faydalı olduğu görülmüştür. Limon karaciğerdeki bütün hastalıkları temizler. Diş ve dişeti hastalıklarına limon suyu bire biri gelir. Limon kabuklarının özellikle cilt kanserine karşı bir kalkan oluşturur.

23 Şubat 2014

SEVGİ...

bir yaşı geçti mi insan....



"Can çıkar, huy çıkmaz,
Bir yaşı geçti mi insan
Kolay kolay değişmez.
Testi içeceğini içmiş artık,
Kumaş gireceği biçime girmiş,
Ağzınla kuş tutsan,
Gitmez yerleşen alışkanlık,
Kamçı kırbaç kar etmez
Tabiat Nuh der. peygamber demez.
Demir sopayla döv,
Sopan eğrilir;
Kapıdan kov,
Pencereden gelir."

Jean de la Fontaine/Masallar

POĞAÇA



250 gr:oda ısısında tereyağ yada kaymaklı  teremyağ
1 su bardağı zeytinyağ ya da sıvı yağ
1 su bardağı yoğurt
3 yumurta birinin sarısı üzerine
2 paket kabartma tozu
1 tatlı kaşığı sirke
tuz ve kulak memesi yumuşaklığında un
istediğiniz iç malzemesi olabilir ama ben peynirli  yaptım ve torunum kolay yesin diye içine rendeledim
yukarıdaki malzemaden bir hamur hazırlayın sonra ceviz büyüklüğünde parçalar koparıp avucunuzun içinde hamuru yuvarlayın ( ortasına iç malzemesini koyup bir ucunda katlayın) üzerine yumurta sarısı ve yoğurt sürüp susam yada çörek otu serpin 200 derecede ki fırında pişirin...


 tarifi kardeşim hayalimden....http://hayalerdem.blogspot.com.tr/

22 Şubat 2014

Anti-Kanser, Yeni bir Yaşam Biçimi



David Servan-Schreiber,
 beyin kanseri ile 19 yillik bir maceradan sonra gecen sene aramızdan ayrildi.  Bu süreçte, teshisten, tedavisine nasil yasam kalitesini yukselttigini 'Anti-Kanser Yeni bir Yaşam Biçimi' kitabında paylaştı: 

“31 yasinda hayatim aniden degisti.  Iddali bir fizisyen, psikiyatr ve sinir bilimleri arastirmacisiyken, beyin tumorumun tesadufi teshisiyle onlugumu cikarip hasta koltuguna oturdum.

Doktor ve bilim adami olmak sizi kanserden korumuyor ama literature ve arastirmalara derinlemesine dalip bu hastalikla en etkili nasil basa cikilir ve yasam suresi uzatilir bunlari kesfetmenize imkan veriyor.

Ilk ogrendigim sey, hepimizin vucudunda kanser hucresi tasidigimizdi.  Ikincisi ise, bir cogumuz icin savunma mekanizmalarinin bu kanser hucrelerini agresif hastalik asamasina gelmeden durdurduguydu.  Bu savunma mekanizmalari, bagisiklik sistemimiz, biyolojimizin enfeksiyon miktarini azaltan sistemi, ve yediklerimiz, ictiklerimiz…”

Kanser Salgını...

Benim hastaligim bati dunyasini saran kanser salginin sadece bir ornegi.  Kanser oranlari 1940’dan beri duzenli yukseliste.  Bunun tek nedeni yasli nufusunun artmasi degil elbet, cocuklarda ve yetiskinlerde kanser oranlari her yil yuzde 1 ila 1.5 oraninda artmis son 25 yilda.  
Asya ulkelerinde yakin zamana kadar bu artis gozlemlenmemis.  [3] Ancak, ornegin Amerikaya goc eden Asya kokenli nufus bir ya da iki jeneresyon sonrasi yerli halk ile ayni hiz ve oranlarda kanser artisini yakalamis. [5]

Kanser Kalıtsal piyango mu?

Son 10 yilda yeni bir model kanserin genetikten cok yasam sekilleri ile ilgili bir hastalik oldugunu soyluyor bize.   Kopenhag Universitesi tarafindan gerceklestirilen ve New England Journal of Medicine de yayinlanan bir arastirma sunu gosteriyor.  Dogumda evlat edinilen cocuklar biyolojik ebeveynlerinin degil evlat edinen ebeveynin kanser risk oranlarina sahip.  [6] Genetik faktorlerin orani en fazla %15 kanser riskimizi arttiriyor.  Geri kalan %85 icin en onemli etken hayatimizla ilgili yaptigimiz ya da yapmadigimiz seyler.

Hayat tarzi secimleri... 

Ayni arastirma sunu da gosteriyor ki eger bazi basit saglikli yasam degisiklikleri yaparsak kanser ve kalp hastaliklarindan olum riskimizi yaklasik 4 kat oraninda azaltabiliriz. [7]

Ohio Universitesinde, bir diger ekip, meme kanseri II. Evre, ameliyat gecirmis ve terapi goren kadinlari izlemeye aliyor.  Bu grubun bir kismi saglikli beslenme egitimine katiliyor, egzersiz yapmaya ve yogaya benzer basit rahatlama teknikleri uygulamaya basliyor. Bu sekilde, yasam tarzini degistirmeyi ogrenen grup, takip eden 11 sene icerisinde kanserden olme ihtimalini %68 azaltmis.[8]

Yine yakin zamanda San Fransisko Universitesinden bir arastirma, prostat kanseri hastalarinda basit yasam degisiklikleri yapanlarin, genlerinde davranis bicimini degistirebilecegini gostermis.  Bu arastirma bize sunu ogretiyor.  Yasam secimlerimiz genlerimiz uzerinde bir piyanistin piyano uzerindeki parmaklari gibi etki yapiyor.  …. Ve vucudumuzun kansere direnc etkisini arttirmamiza imkan veriyor. [9-11]

2009’da baska bir arasirtirma, bu kez Kanada Montreal Universitesinden, meme kanserine yol acan BRCA 1 ve 2 genlerinin -ki bu genler %80 kanser olusumuna neden oluyor- risk oraninin meyve ve sebze agirlikli bir beslenme ile 73% oraninda azaldigini gosteriyor.[12] 

Yaşam Alanı degiştirmek...

Kanser tedavisi soz konusu oldugunda, klasik tedavi sekillerinin, ameliyat, kemoterapi, radyoterapi, immuno terapi ve molekuler genetigin alternatifi yok.  Ama tum bu tedaviler tumoru yok etmeye yonelik. 
Kanserden korunma icin en onemli etken yasama alanimizi degistirmemiz, kanser hucrelerinin olusumuna destek veren ortamlardan kacinmamiz.
Modern tip bize kanser hucrelerinin 3 kosulda daha hizli buyudugunu soyluyor: 

1. Bagisiklik sistemimiz zayifladiginda ve kanserli hucreleri yok etme kapasitesi azaldiginda.
2. Vucudumuzda kronik enflamasyon arttiginda 
3. Tümorler yeni kan damarlari olusturdugunda 

Eger bagisiklik sistemimizi guclendirip, vucudumuzdaki enflamasyonu azaltabilirsek kanser engelleyici bir ortam olusturabiliriz.

Anti-kanser Secimleri

En iyi tedavi ve teshis olanaklari erken taramalar, ameliyat, terapi ve benzeridir.  Bunun haricinde korunma amacli yapabilecekleriniz:

1.    Beslenmemizi düzeltmek: kesinlikle sekeri azaltmak – seker kanser hucrelerinin gelisimini besler ve enflamasyonu arttirir. Ozellikle rafine seker, bir Kola’da 12 küp es degeri seker var, beyaz un glisemik endeksi ve insulin salgisinı arttirarak vucudumuza sekere es deger zarar veriyor. Bir diger dikkat edilecek nokta,  vucutta enflamasyona destek veren omega 6 yaglari tuketimini azaltmak, kirmizi et ve süt gibi.

2.    Anti-kanser besin tuketimi: Yesil cay, zencefil, nane, feslegen, omega 3 iceren gidalar  (sardinya, ceviz, yesil sebze), sarimsak, sogan  vs…


3.    Fiziksel aktivite: Haftada 6 kere 30’ar dakikalik yuruyus meme kanserine yakalanma riskinizi yuksek oranda azaltiyor. [13]

4.    Stresle basa cikma.  Stresi tamamen kaldirmak mumkun degil.  Ancak nasil basa  cikilabilir ogrenebiliriz.  Nefes alma teknikleri, yoga, meditasyon, egzesiz ve aile/arkadas destegi, moral cok onemli.

5.    Kimyasallardan kacınmak: Kullandigimiz kozmetik urunlerinde paraben ve phthalates icrerenlerden kacinmak, plastik kullanimi, vs…

Sonuç...

Kanserli bir doktor olarak vardigim sonuc, hepimizin dogru secimler yaparsak vucudumuzda potansiyel anti-kanser ortami yaratabilecegimiz.  Bu secimler tedavi yontemlerinin yerine gecmiyor tabi ki.  Ancak, sagligimizi destekliyor ve kanser olusumunu yavaslatabilecek etkiye sahip. 

Kanserle maceramdan ogrendigim, kendinizi her anlamda doyurun, duzenli ogunlerle, dogada yuruyusle, yaptiginiz isle, iliskilerinizle. Bilim bana tum bunlarin kanseri yavaslatacagini soyluyor.  

Alkali Diyet Kitabı Hakkında


çok merak ettiğim bir kitaptı en kısa zamanda alıp okumayı düşünüyorum...
Doktor Ayşegül Çoruhlu tarafından yazılan Alkali Diyet.

alkali olma kavramı. Alkali olmak en basit anlatımıyla pH seviyesinin bazik olması, asidik olmaması demek. pH 7 nötrdür, 7'nin üstü bazik, 7'nin altı ise asidiktir. Vücudumuzun fonksiyonlarını yerine getirebilmesi için pH'ının alkali olması gerekir. Asit olduğu takdirde vücut bunu alkali hale getirmek için büyük çaba harcar elinden geleni yaparken kendi kendine zarar verebilir.

Özetle; vücudumuz için asidik ortam kötüdür, alkali ortam iyidir.Önemli olan tükettiğimiz godaların vücudumuzda parçalandıktan sonra ortaya çıkardıkları son ürünlerin pHıdır. Örneğin limon asidik bir yiyecek olmasına rağmen onu yediğimizde çıkardığı artıklar alkalidir.

Kanserden, kilo problemlerine dek hastalıklar birebir olarak nasıl beslendiğimizle yani alkali beslenip beslenmediğimizle alakalı. Çok şaşırtıcı olmayacak şekilde elbetteki hazır gıdaların hepsi asidik gıdalar. Ve sağlıklı şekilde hayatımıza devam etmek için ihtiyacımız olan %80 alkali, %20 asidik şekilde beslenmek. Bu da bir günde tükettiğimiz gıdaların %80'nin taze ve az pişmiş/pişmemiş sebzelerden, kalanının ise diğer gıdalardan alınması demek. Yine şaşırtıcı olmayacak şekilde hayvansal proteinler vücudu asidik yapıyorlar. (Go Vegan!) İşlenmiş tuz, işlenmiş şeker, işlenmiş un sağlığımızın bir numaralı düşmanları...


Kitabı mutlaka okuyun. Çok basit fizik-kimya-biyoloji mantığı geçerli. Her ne kadar bazen bilgiler üst üstye geldiğinden lise biyoloji ders kitabı okuduğunuzu hissediyor olsanız da ben çok şey öğrendiğime inanıyorum. Kitabın sonundan bir listenin paylaşımını yapmak istiyorum:

10 Adımda Alkali Beslenmeye Geçiş 

1- İdrarınızı takip edin
*  İdrarınızın koyu olmasına izin vermeyin.
*pH'ını ölçemeseniz bile koku ve renk takibi yapın

2- Su için
* Suyu alkali için
* Karbonat katarsanız suyun pH'ı alkaliye yükselir.
* Günlük olarak en az 3 litre su için (Her 20 kiloya1 litre su)
* Sabah ilk iş, gece son iş olarak alkali su için

3- Sebze suyu içmeye alışın
* Bunu alışkanlık haline getirirseniz asitlenmeyi çok kolay çözersiniz.
* Alkali su ve sebze suyu yağlarınızı çözer.

4- Tuzunuzu değiştirin
* Sofra tuzunu bırakın.
* Deniz ve Himalaya tuzu kullanın. Hem ödemlerinizi çözersiniz hem daha hızlı kilo verirsiniz.

5- Oranlamayı öğrenin
* Alkali olmak için besinleri seçerken iç ortamınızın asit oranına göre miktar belirleyin.
* Bunun için sabah ilk idrar pH'ını ölçün.

6- Kaçamaklarınızı alkaliyle dengeleyin
* Kaçamak yapıp sevdiğiniz asitli besinlerden yediğinizde, bunları çiğ sebzelerle beraber tüketin.
* Meyve şekerinin cildimizi en çok yaşlandıran besin maddesi olduğunu unutmamalısınız.

7- Balık ve iyi yağların tüketimini arttırın
* Kabuklular hariç tüm deniz ürünleri iyidir.
* Yemek pişirmede zeytinyağını, ayçiçek ve mısır yağına tercih edin.

8- Akşam yemeğinizi doğru seçin
* Bel bölgesini inceltmek isteyen birinin yapacağı ilk şey erken saatte karbonhidratsız akşam yemeğidir.

9- Doğru kalsiyum kaynaklarını öğrenin
Salatalık: 25 ml/gr
Marul: 35 ml/gr
Nohut: 150 ml/gr

10- Alkali yapan besinleri öğrenin
* Market ve bakkalrda paketlenmiş halde satılan ürünler yerine pazardan taze alışveriş yapın.


Kitapla ilgili olarak en olumsuz ulduğum şey ise Ayşegül Çoruhlu hanımın tavsiye ettiği takviyeler. Vitamin-mineral olarak çok fazla -tablet- tavsiye etmiş ve ben bu kadar fazla hapa ihtiyacımız olduğunu düşünmüyorum. Mümkün olduğunca doğal yollardan almamız gerekiyor bence vücudumuzun ihtiyaçlarını. "Protein toz"u vs. ise tamamen zehir bence...

Sonuç olarak, sadece zayıflamak adına değik, sağlık adına alkali olmalıyız. (ki bu kitap bence protein tabanlı diyetlerin insan vücuduna ne denli zararlı olduğunun kanıtı niteliğinde.) ve alkali olmak için de işin mantığını öğrenmemiz gerekiyor. Bunun yoluna ilk olarak bu kitaptan geçiyor. Kendinin ve ailesinin sağlığına önem veren herkese tavsiye ediyorum. Unutmayın: kanser hücreleri oksijensiz ortamda (asidik) büyür ve çoğalır, oksijenli (alkali) ortamda ise yaşayamazlar.

(widfara-badbaht.blogspot.com.tr alıntıdır tşk)

19 Şubat 2014

CEVİZ AĞACI



"Ceviz ağacının dibinde ve gölgesinde oturulmaz, adamı erken öldürür" denir. Bu söz yüzünden de ceviz gölgesinde oturmak makbul değildir...
Peki bunun neden söylenildiğini hiç düşündünüz mü?
Ceviz ağacı sülfür gazı salgılar. Havadaki diğer gazlardan daha ağır olduğu için dibe çöker ve cevizin altında oturanı sersemletir. Halkta yanlış bir kanaat olarak yerleşmiş. Oysa, Sülfür gazının ozon tabakasını tamir etme özelliği var. Sırf bu sebepten dolayı dünyadaki ceviz ağacının sayısının artırılması gerekiyormuş.

16 Şubat 2014

KÖY OKULLARINA KİTAP TOPLAMA KAMPANYASI

Dokuz Eylül Üniversitesi Toplum Gönüllüleri Topluluğu olarak KÖY OKULLARINA KİTAP TOPLAMA KAMPANYASI etkinliğimizin afişi hazırrrrr  

Tabiyki bize düşen bu afişi kendi adreslerimizde ve sosyal paylaşım sitelerinde yaymak...Ne kadar çok kişiye ulaşırsak o kadar çok arkadaşımız faydalanacak 

(Kitap türleri: Çocuk Hikaye Kitapları, Romanlar, Lise ve Üniversiteye Hazırlık Kitapları)

Sizin de desteğinizle en iyi rakama ulaşacağız 

15 Şubat 2014

LÖSEV COCUKLUK ÇAĞI KANSER GÜNÜ

Erken teşhis için, erken belirtileri fark etmek büyük önem taşımaktadır.

15 Şubat Uluslararası Çocukluk Çağı Kanser Günü dolayısıyla, çocukluk çağı kanserlerinin 

erken belirtileri hakkında daha fazla bilgi sahibi olalım.



14 Şubat 2014

MUTLULUK...



Okulu bitirene kadar,
Çok para kazanana kadar,
Çocuklarınız olana kadar,
Çocuklarınız evden ayrılana kadar,
İşe başlayana kadar,
Evlenene kadar,
Cuma gecesine kadar,
Pazar sabahına kadar,
Yeni bir araba ya da ev alana kadar,
Borçları ödeyene kadar,
İlkbahara kadar,
Sonbahara kadar,
Kışa kadar,
Maaş gününe kadar,
Şarkınız söylenene kadar,
Emekli olana kadar,
Ölene kadar.....

''Mutlu olmak adına, içinde bulunduğunuz andan daha iyi bir zaman olduğuna karar vermek için beklemekten vazgeçin. Mutluluk bir varış değil, bir yolculuktur.”

EVLİLİK

kırmızı gülüm eşimden geldi...seni çok seviyorum canım...

ALLAHIM KİMSENİN HUZURUNU B0ZMASIN...

Sevginiz hiç bitmesin

Sevgililer günümüz kutlu olsun... Sevgiyle kalın

12 Şubat 2014

MEVLANA'dan...

güzel bir hikaye..MEVLANA'DAN

 Bir güzel hikaye
Adamın biri artık karısının eskisi kadar iyi
duymadığından korkuyormuş ve  
karısının işitme cihazına ihtiyaç duyduğunu düşünüyormuş. > 
Ona nasıl yaklaşması gerektiğinden emin değilmiş. 
Bu durumu konuşmak için aile doktorunu aramış; doktor adamın > 
karısının ne  kadar
duyduğunu anlayabilmesi için basit bir yöntem önermiş.  
"Yapacağın şey şu, karından 40 adım ileride dur, normal bir > 
konuşma  tonuyla bir
şeyler söyle; eğer duymazsa 30 adım ilerisinde aynı şeyi 
tekrarla,
sonra  20 adım; 
cevap alana kadar aynı şeyi tekrarla"  
O akşam karısı mutfakta akşam yemeğini hazırlarken adam işlemi  
uygulamaya  koymuş.
40 adım uzaklıktan karısına normal bir konuşma tonuyla seslenmiş 
"Hayatım bu akşam yemekte ne var?"
Cevap yok 
Mutfağa biraz yaklaşmış. Mesafeyi 30 adıma indirmiş ve soruyu 
tekrarlamış "Hayatım bu akşam yemekte ne var?" 
Gene cevap yok 
Mutfağa biraz daha yaklaşmış, mesafe 20 adım ve tekrar sormuş
"Hayatım bu akşam yemekte ne var?"  
Hala cevap yok 
Adam mutfağın kapısına gelmiş artık mesafe iyice azalmış ve > 
soruyu
 tekrarlamış
"Hayatım bu akşam yemekte ne var?" 
Gene cevap alamamış  
Bu sefer karısına iyice yaklaşmış ve aynı soruyu tekrar sormuş 
"Hayatım bu akşam yemekte ne var?"  
"Hayatım beşinci kez söylüyorum, Tavuk" 

Hikayenin ana fikri:  
Belki de genelde düşündüğümüz gibi problem daima karşımızdaki  
kişilerde  olmayabilir. 
Problemlerin sebebini birazda kendimizde aramalıyız
Aynı dili konuşanlar değil,
Aynı duyguları paylaşanlar anlaşabilir.
Mevlana

BİLGELİK

Antik bir Hint masali vardir,
cok eski ama cok buyuk bir oneme sahip bir oykudur.
Cok buyuk ama aptal bir kral sert zeminin ayagini acittigini soyleyip
tum kralligin sigir derisiyle kaplanmasini emretmis.
Ancak sarayin soytarisi bu fikre kahkahalarla gulmus; o bilge bir adammis.
Demis ki: "Kralin fikri en basitinden komik."
Kral cok kizmis ve soytariya demis ki:
"Bana daha iyi bir secenek goster yoksa olduruleceksin."
Soytari, "Efendim kucuk bir sigir derisi parcasini kesip ayaginizi kaplayin" demis.
Ve ayakkabilar bu sekilde dogmus.

Butun dunyayi sigir derisiyle kaplamaya gerek yok;
sadece ayagini kaplamak tum dunyayı kaplar.

lahana çıntırı

    lahananın iç kısımları ince doğranır az tuz ile ovulur,yıkanır
        mısır,zeytinyağ,limon,nane,kekik,maydanoz istenirse pul biber eklenir.
       servis tabağına alınır üstüne nar ekşisi gezdirilir.
       kırılmış bütün ceviz serpilir..afiyet olsun

Anlatımlı bebek yeleği



torunuma ördüm çok güzel oluyo...

Yapılışı;.
Önler : Yetmiş ilmekle başlıyoruz. Beş sıra horaşa örülüyor. Yirmi ilmeği ajurlu modele ayırıyoruz. Diğerlerini düz örüyoruz. Her ön sırada ajurlu modelin yanından bir ilmek topluyoruz. Koltuğa kadar bu şekilde dört- bir – bir – bir şeklinde kol kesimi yaptıktan sonra üst kısma hiçbir eksiltme yapılmadan devam ediyoruz.
Arka : Seksen ilmekle başlıyoruz. Beş sıra haroşa örüyoruz. Sonra düz örüyoruz. Dört – bir – bir – bir şeklinde kol kesimi yapıyoruz. İstenilen boya gelince omuzları üç sefer de kapatıyoruz.

örgü bebek elbisesi tığ işi



tığla ördüğüm merserize elbiseler ...


11 Şubat 2014

ZEYTİNYAĞLI BAKLA



Malzemeler;
  • 1 kilo taze bakla
  • 2 adet soğan
  • 1 yemek kaşığı salça
  • 1 diş sarımsak
  • 2 çay kaşığı kırmızı tozbiber
  • tuz
  • 1 tatlı kaşığı toz şeker
  • yarım limonun suyu( isterseniz)
  • 3 su bardağı kaynar su
  • 1 çay bardağı sıvıyağ
  • dereotu
  • Yapılışı;
    1. Taze baklaları güzelce başlarını alıp 3’e yada ikiye bölün.
    2. kuru olarak tuzla ovun baklanın rengi canlı olsun
    3.  Bol suda yıkayın. Ve unlu suda biraz bekletin.
    4. Soğanları yemeklik doğrayın.
    5. Sıvıyağı tencereye alın.
    6. Soğanları ve sarımsağı katın ve şeffaf bir renk alana kadar kavurun.
    7. Daha sonra baklaları,şeker ve salçayı da tencereye katın
    8. , karıştırın ve yaklaşık 6-8 dakika kadar kısık ateşte
    9. tencerenin kapağı kapalı olarak pişirin.
    10. Tencereye kırmızı toz biberini karıştırın ve sıcak suyunu ilave edin.
    11. Tuzunu istediğiniz ölçüde ilave edin.
    12. Orta hararetli ateşte yaklaşık 20-25 dakika pişirin.
    13. Üzerine sarımsaklı yoğurt ve dereotuyla ikram edebilirsiniz.
    Afiyet olsun.